Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

LİÂN

Erkek karısını zina ile suçladığında kendisine kazf (iftira) haddi lazım gelir. Ancak şahit göstermekle veya camide minber üzerinde cemaat ve hakim huzurunda şöyle ilan yapmakla kazf cezasından kurtulur:

"Allah´ı şahit tutarım ki karım falanca adama isnad ettiğim zinada bu­lunmuştur" ve; "bu çocuğun zinadan olup, benden olmadığını iddia edi­yorum ve doğru söylüyorum." Bu ifadeyi dört defa tekrarlar.

Beşincide hakim ona nasihatta bulunur. Daha sonra beşinci sözünde şöyle der: "Eğer yalan söyleyenlerden isem Allah´ın la´neti üzerime ol­sun."

İbni Abbas´tan şöyle rivayet edilmiştir: Hilal bin Umeyye, karısının Şerik bin Şemha ile zina ettiğini Hz. Peygamberin huzurunda söyledi.

Rasulullah kendisine:

"Ya şahit gösterirsin veya sırtına had vurula­cak" buyurdu. Hilal: ´Ey Allah´ın Resulü. Sizden biriniz ailesi üzerinde bir erkek görürse şahit mi arayacak?´ dedi.

Rasulullah, "Ya şahit veya sırtına had vurulacak" dedi. Bunun üzer­ine Hilal, ´Seni hak peygamber olarak gönderen Allah´a yemin ederim ki muhakkak doğru söyledim. Elbette Allah benim hakkımda sırtımı haddan kurtaracak bir hüküm indirecektir´ dedi. Bunun üzerine Lian hükmünü bindiren şu ayet nazil oldu:

"Eşlerine zina isnat ettikleri halde kendilerinden başkası şahit olma­yan ..." (Nur: 24/6-7)

Karısına zina isnat eden Hilal bin Umeyye seksen değnek olan had ce­zasından kurtulmuş oldu.

Sehl bin Said El-Ensari (r.a.)´dan rivayete edildiğine göre ensardan bir kişi Allah resulüne gelerek şöyle dedi:

"-Ey Allah´ın Resulü, bir kimse karısını zina ederken görse zina edeni öldürmesi gerekir mi? Değilse ne yapmalı?

Bunun üzerine Allah Resulü şöyle buyurdu:

"Seninle karın hakkında Kur´an inmiştir." Daha sonra karı ile koca mescitte lanetleştiler. Ben de buna şahit oldum." [1]

Sehl bin Said (r.a.) den başka bir rivayete göre o kişi karısını Resulullah´ın huzurunda üç talakla boşadı. Resulullah talakın vuku oluşunu ka­bul etti. [2]

Karısına zina isnadında bulunan kişi lian için gerekli yemini yaptıktan sonra, karısına da aynen yemin hakkı düşer.

İbni Abbas´tan şöyle rivayet edilmişlir: "Hilal bin Umeyye karısına zi­na isnad etti ve Resulullah´a gelerek şehadette bulundu. ´Hazreti Pey­gamber ona ,

´Allah ikinizden birinin kesinlikle yalancı olduğunu biliyor. Aranızda yemininizden dönen yok mu?´ dedi. İbni Ömer´in rivayetinde Hazreti Peygamber bunu üç defa tekrar etti. Sonra kadın kalkıp kabul et­ti." [3]

Ebu Hureyre (r.a.) şöyle rivayet eder: Lian ayeti nazil olduğu vakit Re­sulullah (s.a.v.)´nin şöyle buyurduğunu işittim:

"Hangi kadın bir kavmin içine kendilerinden olmayan bir çocuğu so­karsa Allah ona hiç bir zaman rahmet nazarıyla bakmaz. Allah onu cen­netine koymaz. Hangi erkek te çocuğun yüzüne baka baka (kendisinden olduğunu bildiği halde) onun kendisine ait olduğunu inkar etse, Allah onu rahmetinden mahrum eder." [4]

Erkeğin liânından şu beş hüküm ortaya çıkar:

1. Erkekten kazf haddinin sakıt olması.

2. Kadına zina haddinin lazım gelmesi.

3. Aralarında karı-kocalık bağının kesilmesi.

4. Aradaki çocuğun kocadan düşmesi.

5. Liana uğrayan kadının koca için ebediyyen haram olması.

Eğer kadın da söz konusu lianı yaparsa ondan da zina haddi sakıt olur.

Kadın lian yaparken şöyle der:

"Şu adamın bana atfettiği zina suçlamasında yalancılardan olduğuna Allah´ı şahid kılarım."

Bu sözü dört defa tekrarlar.

Kadı´nın nasihatından sonra beşinci defa olarak şöyle der:

"Bu adam doğru söyleyenlerden ise Allah´ın gazabı üzerimde olsun."

Karşılıklı lianda bulunan karı ile kocadan her ikisi birbirine ebediyyen haram olurlar.

İbni Ömer (r.a.) şöyle demiştir: "Hazreti Peygamber bir adam ile ka­rısının karşılıklı lianını idare ettiğini gördüm. O kişi bu kadının çocuğu da benden değildir´ dedi Peygamber onların arasını ayırdı, çocuğu annesi­nin nesebine iltihak etti." [5]

Başka bir rivayette Hazreti Peygamber onlara şöyle buyurdu:

"Sizin hesabınız Allah´a aittir. Biriniz mutlaka yalancıdır. Artık sen bu kadınla bir araya gelemezsin.Yeni bir nikah akdi olsa dahi artık sen bir daha bu kadına dönüp evlenemezsin." [6]

Kadının da Han yapabileceğini Kur´an-ı Kerim şu ayeti kerime ile bil­dirmiştir:

"Kadın (ise) dört defa Allah adına yemin ederek kocasının kesinlikle yalan söyleyenlerden olduğuna şahitlik etmesi cezayı kendisinden uzak­laştırır. Besinci yemini, eğer kocası doğru söyleyenlerden ise Allah´ın ga­zabının kendisi üzerine olmasını dilemesidir. (Bu takdirde zina cezasından kurtulur.)" (Nur: 24/8- 9)

İbni Ömer´den şöyle rivayet edilmiştir: "Bir kişi Hazreti Peygambere gelerek,

-Ey Allah´ın Resulü, biriniz karısını zina ederken görürse onun ne yap­ması gerekir? Konuşursa büyük bir meseleyi söylemiş, susarsa büyük bir meselenin üzerinden sükut etmiş olacak, dedi. Hazreti Peygamber sustu, kendisine cevap vermedi. Adam o günden sonra tekrar Resulullah´a gele­rek,

-Gerçek şu ki sana sorduğum duruma kendim düşmüş bulunuyorum, dedi. Bunun üzerine Allahu Teala lian ayetlerini nazil etti. Hazreti Pey­gamber o adamı çağırdı ona bu ayetleri okudu. Kendisine nasihatta bulu­narak dünya azabının ahiret azabından ehven olduğunu bildirdi. Adam. ´Hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki o kadına karşı yalan söy­lemedim´ dedi. Bundan sonra Hazreti Peygamber önce erkekten başladı. O da kendisinin gerçekten doğrulardan olduğuna dair Allah´a yemin ede­rek ´Yalan söylüyor isem Allah´ın laneti üzerime olsun´ dedi. Sonra Haz­reti Peygamber kadına döndü ve kadın, erkeğin gerçekten yalancılardan olduğuna dair Allah´a dört defa yemin etti ve beşincisinde şayet o erkek doğrulardan ise Allah´ın gazabının kendisi üzerine olmasını diledi. Sonra Hazreti Peygamber onları ayırdı."[7]



--------------------------------------------------------------------------------

[1] Buhari, 5003; Müslim, 1492.

[2] Ebu Davud, 2250.

[3] Buhari, 5001.

[4] Ebu Davud, 2263.

[5] Buhari, 5009, Müslim, 1494.

[6] Buhari, 5006.

[7] Buhari, 5014.

Kadı Ebu Şuca?, Ğayet?ül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 474-477.





Eserin yazarı: Kadı Ebu Şuca Eser: DELİLLİ ŞAFİ İLMİHALİ

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

DELİLLİ ŞAFİ İLMİHALİ

MollaCami.Com