Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

Sadaka-ı Fıtır (Fitre)

Sadaka-ı fitre üç şeyle vacip olur:

1- Fitresi verilecek kişinin müslüman olması.

2- Ramazan ayının son gününde güneşin batmış olması.

3- O gün kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin nafakasın­dan fazla malı bulunması gerekir.

Fitrenin miktarı bir sa´dır. Kendisinin, çocuklarının ve nafakasını kar­şılamakla yükümlü olduğu müslümanların fitresini vermesi gerekir. Memleketin ekser yiyeceği ne ise ondan çıkarılıp verilir. Bir sa´ 5 Irak lit­resi ve 1 litrenin üçte biridir.

Fitır sadakası (fitre), Hazreti Muhammed (s.a.v.)´in hususiyetlerinden olup, Hicret´in ikinci yılında Ramazan bayramından 2 gün önce farz kı­lınmıştır. Farz kılınmasının hikmeti oruçta vuku bulmuş, eksikliklerden oruçluyu temizlemektir.

Sadaka fıtrin meşrutiyetinin delili için İbni Ömer (r.a) şöyle demiştir:

?Rasulullah (s.a.v) fıtır zekatını Ramazan ayında hurmadan veya arpa­dan bir sa´ erkek veya kadın, hür veya köle her müslümana farz kılındığını emretmiştir.´"[1]

Sadaka-ı fıtrin cinsi ve miktarı: Sadaka-ı fıtır her mükellefin ikamet et­tiği memlekette halkın çoğunun yedikleri temel gıda maddesinden bir sa´dır. Rasulullah (s.a.v)´ın kullandıkları sa´ normal dört avuçtan ibaret idi. Bugünkü Ölçülerle yaklaşık 2.400 gr´dır.

Ebu Said el Hudri (r.a) şöyle demiştir:

"Biz Rasulullah (s.a.v)´ın zamanında Ramazan bayramı gününde fıtır zekatını her çeşit gıdadan bir sa´ olarak verirdik. Bizim mutad olan gıda­larımız ise arpa, kuru üzüm.peynir ve kuru hurma idi." [2]

Hadisi şeriften de anlaşıldığı gibi sadakaı fıtır para veya başka şeyler­den verilmez. Buğday, pirinç, kuru üzüm,nohut, mısır v.b gibi halkın ço­ğunun yediği gıdalardır. Günümüzde halkın çoğunun temel gıdası buğ­day olduğuna göre fıtır sadakası buğday olarak verilir. Şafii mezhebine göre buğdayın kıymeti verilmez. Ancak Hanefi mezhebi taklit edilerek buğdayın değerini para olarak vermekte bir sakınca yoktur. Çünkü fakir için genelde para, ihtiyacı gidermek yönünden buğdaydan daha iyidir.

Fitre, kişinin bulunduğu şehir veya köydeki fakirlere verilir. Başka memleketteki fakirlere göndermek caiz değldir. Ancak o yörede fakir bu­lunmuyorsa o zaman başka yere göndermek caizdir.

Fitrenin ödenme zamanı: Fitre, Ramazanın son günü güneşin ba-tmasıyla vacip olur. Ancak zekat erken verilebildiği gibi fitreyi de Rama­zan ayı içinde vermek caizdir.

Fitrenin bayram günü sabahı bayram namazından önce verilmesi sün­nettir. Peygamberimiz (s.a.v) Bayram namazına gitmeden önce fitrenin verilmesini emretmiştir. Bayram günü akşamına kadar te´hir edilmesi mekruhtur. O gün güneş battıktan sonraya bırakmak günahtır. Çünkü za­manı geçmiştir. Bu zamana kadar verilmeyen fitrenin kazası gerekir.

Peygamberimiz (s.a.v.), "Sadaka-1 fıtır, oruçlu için faydasız, çirkin ve fena sözlerden temizliktir." [3] buyurarak önemini bildirmiştir.

Sadaka-ı fıtrin; orucun kabul edilmesine bir sebep olduğunu yine Pey­gamberimiz (s.a.v.)´in bir hadis-i şeriflerinden dinleyelim:

"Ramazan orucu yer ile gök arasında asılıdır. Ancak sadaka-ı fıtırla yükseltilir." [4] Bayram günü ve gecesi kendisinin ve ailesinin ihtiyacın­dan fazla varlığa sahip olan herkesin sadaka-ı fıtır vermesi vaciptir. Aile reisinin, kendisi ve nafakasını karşılamakla yükümlü olduğu kimselerin sadak-ı fitrelerini çıkarması vaciptir. Bunlar, hanımı, annesi, babası, ço­cukları yeme ve içmesini üzerine aldığı hizmetçisidir. Yalnız anne-baba-sının ve büyük çocuklarının fitrelerini çıkarmasının vacip oluşu için onla­rın fakir olması lazımdır.
--------------------------------------------------------------------------------

[1] Buharı, 1433; Müslim, 9H4.

[2] Buharı, 1432

[3] Et-Terğih Vet-tcrhih, 21274.

[4] Et-Tcrğib Vet-terhib, 21275.



Eserin yazarı: Kadı Ebu Şuca Eser: DELİLLİ ŞAFİ İLMİHALİ

  • Yeni Ekle
Yorumlar (1)