Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

14. Konu : Safarin Nefislere Çok Ağır Gelmesi

İnsana sabrın ağır gelmesi, fiile çağıran şeyin kuvvetli, fii­lin de kolay olmasına bağlıdır. Fiilde bu iki unsur toplanınca insanın o fiilden uzaklaşmaya sabretmesi zordur. Fiilde bu iki unsur bulunmadığı takdirde, o fiilden uzaklaşmaya sabretmesi kolaydır. Fiilde bu iki unsurdan bîri bulunup diğeri bulunmaz­sa, sabır, bir cihetten kolay diğer bir cihetten zor olur. Ken­dinde, adam Öldürmeye, hırsızlık yapmaya, içki içmeye, fuhuş türlerini İşlemeye davet eden kuvvet bulunmayan kimsenin bunlardan uzaklaşmaya sabretmesi kolaydır. Bu fullere davet eden şeyin kuvvetli olması ve bu fiilleri işlemesi de kendisi için kolay olan kimsenin bunlardan uzaklaşmaya sabretmesi çok zordur. Bundan dolayt zulümden uzaklaşmaya sabreden hüküm­darın, fahişeden uzaklaşmaya sabreden gencin, lezzetlerden ve şehvetlerden uzaklaşmaya sabreden zenginin Allah katında bü­yük dereceleri vardır. Bİr hadis-i şerifde, «Senin Rabbin, aşk­la oyun oynamayan genci çok sever.» buyurulmuştur.

Bundan dolayı hadis-i şerifde de beyan edildiği üzere Al­lah Teala kıyamet gününde sabırları olgun ve zor sabır olduğu için yedi kimseyi arşının gölgesinde barındıracaktır. îmamm (müslümanların işini idare eden kimsenin) sabn; taksiminde, hükmünde, öfkeli ve öfkesİz halinde adaletten ayrılmamasıdır.

Genç insanın sabrı Allah Teala'nm İbadet ve taatma devam edip, nefsin ve hevanm arzu ve isteklerine uymamasıdır. Erkek kimsenin sabrı; mescidlere devam etmesidir. Sadaka Veren kim­senin sabrı; sadaka-vermesinden yanındaki kimse haberdar ol­mayacak kadar gizli olarak sadaka vermesidir. Fuhşa davet edilen kimsenin sabrı kendisini güzel bir kadının davet etme­sine rağmen «Ben Allah'dan korkarım» diyerek haramdan uzaklaşmasıdır. Allah yolunda sevişen iki kimsenin sabrı; bu­luşmalarının da ayrı] maların m da Allah için olmalarıdır. Alah korkusundan ağlayan kimsenin hali ise, insanlardan gizleyip sabretmesi en zor sabırlardandır. Bundan dolayı zina eden ihti­yarın, yalancı hükümdarın ve kibirlenen fakirin kıyamet gü­nünde azapları çok şiddetli olacaktır. Çünkü bunların bu ha­ramlara davet eden kuvvetler zayıf olduğunda sabretmeleri ko­laydır. Sabretmcyip bu günahları İşlemeleri, Allah'a karşı baş kaldırmalarının ve kibirlenmelerinin delilidir. Bundan dolayı dilin ve fercin günahlarından uzak durmaya sabretmek, sabır nevîleıinin en zor ve en çctinlerindendir. Çünkü bu İşlere davet edenler çok kuvvetli olduğundan bu günahların işlenmesi de koîay olmaktadır. Lâf taşıma; gıybet etme, yalan söyleme, de­vamlı münakaşa etme, gizli ve açık olarak birisini övme, insan­ların sözlerini taklİd etme, sevmediği kimseyi aşın yerme, sev­diği kimseyi aşırı Övme gibi dilin günahlanndan olanlar insanın meyvesidir. Yani İnsanın.zevk aldığı günahlardır.

Günaha davet eden kuvvetin gücü ile dilin hareketinin ko­lay olması birleşince sabır zayıf düşer. Nitekim Resul-i Ekrem (s.a.v.) Muaz Hazretlerine hitaben «Dilini tut»; diğer bir hadis-î şerifde, «Biz konuştuklarımızla elbette cezalandırılacağız»; di­ğer bir hadis-İ şerifde «İnsanları yüzükoyun ateşe sürükleyecek olan dillerinin hatalarıdır.» buyurmuştur. Bilhassa, .dilin gü­nahları insan.İçin artık adet haline gelince onlardan uzaklaş­maya sabretmek de çok zor olur. Bu yüzden geceleri namaz kıldığını, gündüzleri oruç tuttuğunu, takvası yüzünden bir an dahi ipek yastığa bile dayanmadığını gördüğün bir çok kimse­nin, söz taşımada, insanların namusları hakkında konuşmada, salih alîm ve dindar kimselerin gıybetini yapmada ve bilmediği konularda Allah'a isnad edip O'na iftira atma gibi büyük günahlarda ise dillerini salıverdiklerini görürsün. Yine insanlar­dan birçoklarının, en küçük haramdan, bir damla şaraptan, iğ­ne ucu kadar necasetten sakındıkları halde zinadan sakınma­dıklarını görürsün. Rivayete göre birisi, yabancı bir kadınla yalnız kalıp onunla cinsî münasebette bulunmak istediğinde, «Ey kadın, yüzünü ört, çünkü yabancı bir kadının yüzüne bak­mak haramdır?» demiş. Küfe'lİIerden biri Abdullah b. Ömer'e «Sİvrİ sineğin kam necis midir?» diye sorunca o da «Hele şun­lara bakın! Allah Resulü'nün torununu öldürmüşler, benden sivrisineğin kanını soruyorlar» şeklinde cevap vermişti. Buna benzer bir hadise de benim başımdan geçti. Ben ihramda iken, adam Öldürme, mal yağma etmekle bilinen bir arap kabilesi benden İhramlının bit öldürmesinden sordular. Ben de «Allah in haram kıldığı canlara kıymaktan sakınmiyanlar şimdi ih-ramlıyken bit öldürmenin günahından soruyorlar» diye cevap vermiştim onlara. Netice olarak, günahların çeşitlerinde sab­rın zor veya kolay olması, o günahlara davet edenin kuvvetli veya zayıf olmasına bağlıdır.

Hz. Ali (r.d.)'den rivayet olunduğu üzere sabır üç kısım­dır. Musibete karşı sabır, taat ve ibadetleri eda ederken çeki­len meşakkatlara sabır, günahlardan uzaklaşmaya sabırdır.

Başına bir musibet gelen kimse, o musibet gidinceye ka­dar güzel bir şekilde sabrederse, Allah Teala onun için üçyüz. derece yazar.

Bir kimse ibadet ve taatları güzel bir şekilde eda etmeye sabrederse Allah Teala onun İçin üçyüz derece yazar.

Bir kimse, Allah Teala'dan korkarak ve O'nun katındaki sevabı umut ederek günahlardan uzaklaşmaya sabrederse Al­lah Teala, onun için dokuzyüz-derece yazar.

Mcymun b. Mehren der ki, sabır iki kısımdır. Biri musi­betlere karşı sabırdır ki, bu güzeldir. Diğeri ise, günahlardan uzaklaşmaya sabırdır ki, daha faziletli ve daha üstündür. «Sab­rettiğiniz için selam size» (Rad/24) ayetini Fudayl bin îyaz şöyle tefsir etmiştir: «Onlar, emredilen taat ve ibadetleri eda ederken sabrettikleri için ve yasaklardan uzaklaşmaya sabret­tikleri için, melekler her kapıdan yanlarına girecekler. «Sab­rettiğiniz için selam size» diyeceklerdir.» Fudayl musibetlere

sabretmeyi de emredilenler kısmına sokmuştur. Allah Teala herşeyi daha iyi bilir. [15]




Eserin yazarı: İbn Kayyım El-Cevziyye Eser: Sabredenler ve şükredenler

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Sabredenler ve şükredenler

MollaCami.Com