Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler
Sabrın Fazileti
Bu girişten sonra bilmiş ol ki, Allah Teala sabrı, tökezlemi-yen bir at, körlenmeyen bir kılıç, bozguna uğramayan bir ordu, yıkılamayan, hatta gedik bile açılamayan muhkem bir kale kılmıştır. Sabır ile nusret (zafere ulaşma) iki kardeştir, bunlar bir anadan süt emmiş ve hiçbir zaman birbirinden ayrılmayacaklarına dair yemin etmişlerdir.
Zafere ulaşmak, sabırdan sonra gelir, ferahlık ve sevinç üzüntüden sonra gelir, güçlük ve sıkıntıdan sonra kolaylık gelir. Sabır, sahibine silahsız ve hazırlıksız bir ordudan daha çok yardımcıdır. Sabrın zaferdeki yeri, vücuddaki baş gibidir.
Allah Teala kitabında sabredenlere karşılıksız mükafat vereceğini vadetmiş ve bir ayet-i kerimesinde de, -Sabredin, çünkü
Allah sabredenlerle beraberdir.» (Enfal/46) buyurmuştur. Yani ey iman edenler! Sabredin çünkü Allah'ın hidayeti, yardımı, açık zaferi sabredenlerle beraberdir. İşte, bu beraberlik sayesinde sabredenler, Allah'ın gizli ve açık nimetlerini, dünya ve ahiret hayrını kazanırlar. Allah Teala, din işlerinde imam (rehber) olmayı, sabra ve yakîne bağlamış ve ayet-i kerimesinde, «İçlerinden de sabır (ve sebat) ettikleri zaman emirlerimizle doğru yola sevkedecek imamlar (rehberler) tayin etmiştik ve onlar, ayetlerimizi çok iyi biliyorlardı.» buyurmuştur (Secde/24). Allah Teala sabrın, sabredenler için en hayırlı şey olduğunu yeminle te' kid ederek «Sabrederseniz, andolsun ki, bu tahammül edenler için elbet daha hayırlıdır.» (Nahl/126) buyurmuştur. Allah Teala sabır ve takva sahibine düşmanın —ne kadar güçlü ve kuvvetli olursa olsun— hilesinin zarar veremeyeceğini haber vererek şöyle buyurmaktadır, Eğer siz, sabreder de korunursanız, onların hileleri size hiçbir zarar vermez. Şüphesiz ki, Allah, ilmiyle' onların yaptıklarını kuşatmıştır.» (Al-i İmran/120) Allah Teala, Yusuf (a.s.)'den haber verirken de şöyle buyuruyor, -Kim (AI-lah'dan) korkar ve sabrederse, bilsin ki, Allah iyilik edenlerin mükafatını zayi etmez.» (Yusuf/90) Yusuf (a.s.) bu ayet-i kerimede sabır ve takvanın kendisini en yüksek makama ulaştırdığını ve kurtuluşun, sabır ve takvaya bağlı olduğunu haber vermektedir. Mü'minler de bu ayet-i kerimeden, kurtuluşun sabretmekle ve Allah'ın emrini tutup yasaklarından sakınmakla mümkün olabileceğini anlamışlardır. Nitekim Allah Teala: -Ey iman edenler! sabr(u sebat) edin, (düşmanlarımızla) sabır yarışı edin (onlara galebe çalın, sınırlarda) nöbet beklesin, Bu sayede kurtuluşu umabilirsiniz.» E Al-i İmran/200) Allah Teala, sabredenleri sevdiğini haber vererek şöyle buyuruyor: -Allah sabredenleri sever.. (Al-i İmran/146) Bu ayet-i kerimede. Allah'ın kendilerini sevmesini arzu edenler için, sabretmeye büyük bir teşvik vardır. Allah Teala, sabredenleri üç ayetle-müjdeledi ki bunlardan her ehlinin birbirlerini çekemeyerek uğrunda kan dök-
tükleri dünyadan ve dünya malından daha hayırlıdır. Allah Tea-a, şöyle buyuruyor, «Sabredenleri müjdele ki, onlar başlarına bela geldiği zaman, 'Biz Allah'ın (dünyada takdirine teslim °emMş k«'lan)yız ve biz (ahirette de) yine O'na döneceğiz* derişte onlara Rablarmdan mağfiret ve rahmet vardır ve İşte " *a,hİdayete erenlerin ta kendileridir.- (Bakara/155, 156, 157) mu h Teala- kullarına, din ve dünya hususunda başlarına bir e geldiği zaman sabır ve dua ile yardım dilemelerini tav-
siye ederek buyuruyor, «Hem sabır (ve sebat) ile hem namazla AHah'dan yardım isteyin, gerçi bu, nefislere pek ağır gelirse de (Allah'a) saygısı olan kimselere ağır gelmez.» (Bakara/45) .
Allah Teala cenneti kazanan ve cehennemden kurtulanların ancak sabredenler olacaklarını beyan ederek, «İşte onlara bugün sabretmelerine karşılık mükafatlarını verdim. Onlar murada erenlerin ta kendileridir.» (Mü'minun/111) buyurmaktadır. Yine Allah Teala dünyadan ve nimetinden yüz çevirip sevabı arzulayanların ancak sabırlı mü'minler olduğunu haber vererek buyuruyor, «Kendilerine ilim verilenler de (şöyle) dedi: Yazıklar olsun size. Allah'ın sevabı iman ve iyi amel eden kimseler için daha hayırlıdır. Buna da sabır (ve sebat) edenlerden başkası kavuşturulmaz.» (Kasas/80) Yüıe Allah Teala kötülüğe iyilikle engel olduğu vakit, kötü kimsenin adeta yakın bir dost gibi olacağını haber vererek buyuruyor, «İyilikle kötülük bir olamaz. Sen kötülüğü, en güzel.olan hareketle önle! o vakit göreceksin ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse yakın bir dost gibi olacaktır.» (FussiIet/34) İşte bu rütbeye ancak sabredenler kavuşturulur, ancak büyük nasip sahihleri kavuşturulur. Yine Allah Teala yeminle te'kid ederek buyuruyor, «Asra (devre) yemin ederim ki, muhakkak insan ziyandadır. Ancak iman edenlerle güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar, bir de birbirlerine hakkı tavsiye, sabrı tavsiye edenler böyle değil.» (Asr/1-3) İnsanlar sağcılar ve solcular olmak üzere iki kısımdır. Sabır ve merhameti tavsiye edenler, Allah'ın ayetlerinden istifade ederek iman edenler, sabredenler ve şükredenler sağcılardır. İşte bu vasıflarla sağcılar, solculardan ayrılmaktadır. Mü'minlerin vasıflarından en büyükleri sabır ile şükürdür. Nitekim Allah Teala Kur'an'ı Kerim'in dört yerinde, «Şüphesiz ki, bunda çok sabreden, çok şükreden kimse için ibretler vardır.» (İbrahim/5, Lokman/31, Sebe,V19, Şûra/33) buyurmuştur. Allah Teala, mağfireti ve mükafatı iyi amel ile sabıra bağlamıştır. Allah sabrı kime kolaylaştınrsa ona kolay gelir. Nitekim Allah Teala, «Sabredip güzel amel (ve hareketler) de bulunanlar böyle değil, onlar için bir mağfiret ve büyük bir ecir vardır.- (Hud/11) buyurmuştur.
Allah Teala, sabretmenin ve suçları bağışlamanın, asla zarar etmeyecek bir ticaret sahihlerinin azmedecekleri işlerden olduğunu haber vererek buyuruyor: «Her kim de- sabreder ve suç bağışlarsa, işte bu, azmedilecek işlerdendir.» (Şûra/43)
Allah Teala hükmüne sabretmesini peygamberine emretmiş, peygamberinin sabrının ancak Allah'ın yardımıyla olacağı ve böylece bütün musibetlerin kolay olacağım haber vererek aşağıdaki ayetlerde şöyle buyurmuştur, «Rabbinin hükmüne sabret çünkü sen, bizim nezaretimizdesin.» (Tur/48), «Sabret, senin sabrın da ancak Allah'ın yardımı iledir. Ve onlara karşı mahzun olma. Yaptıkları hileden telaşa da düşme. Gerçekten Allah, takva sahipleriyle ve iyilik edenlerle beraberdir. (Nahl/127-128) Sabır, mü'minin bağlanmış olduğu bir iptir, ondan kurtulamaz, imanm dayandığı bir temeldir, sabrı olmayanın imanı yoktur, olsa da son derece zayifdır, böyle bir iman sahibi, Allah Tealaya tek taraflı ibadet edenlerdendir, eğer kendisine bir nayır dokunursa ona gönlü yatar, eğer bir bela gelirse gerisin geriye dönüverir (mürted olur), dünyada da ahirette de hüsrana uğramış ve bunlardan ziyandan başka bir şey kazanamamıştır. Mesud ve bahtiyar insanlar sabırları sayesinde en güzel maişeti elde etmişler, şükürleri sayesinde de en yüce makamlara yükselmişler, sabır ile şükrün kanatları arasında na'im cennetlerine ulaşmışlardır. Bu, Allah'ın lutfudur, onu dilediğine verir. Allah büyük fazl ve ihsan sahibidir.
Kitabın Konusu SABIR İLE ŞÜKÜRDÜR. Çünkü iman iki smıfdır, bir sınıfı sabır, diğer sınıfı ise şükürdür. Buna göre, nasihati kabul eden. kurtulmayı arzu eden ve saadete ermek isteyen kimsenin sabır ile şükrü ihmal etmemesi, bu iki yoldan aynlmamasi, kıyamet gününde Allah Teala'nın onu iki fırkadan (biri cennetlik, diğeri cehennemlik) hayırlı olanı ile beraber kılması için bu ikisi ile Allah'a gitmesi gerekir.
Bu kitap, sabırla şükürü açıklamak için yazılmıştır, çünkü dünya ve ahiretin saadeti bu ikisine bağlıdır. O halde her müslüman bu kitaba sımsıkı sarılmalı ve devamlı okumalıdır. Zira kitap okuyucusunu faydalandırır, üzüntülüğü teselli eder, tembelleri harekete geçirir, çalışkanları daha çok gayrete getirir. kitap, asıl konusu olan sabır ile şükürden başka, Kur'an-ıerinVirı tefsirinden en güzel nükteleri (herkesin anhyamaya-
cağı ince manaları), senedleriyle Hadis-i şerifleri, selef-i salihinın eserlerini, delilleriyle açıklanmış güzel fıkıh meselelerindqgru yolda dikkatle gitmeyi de içine almıştır. Bunlar, akıl verSahîPlerİne gİZİİ değiIdir- Yine bu kitapda sabrın kısımları, den Sebep ve neviIeri zikredilmiş, şükreden zengin ile sabre-dak- i irde" hangisinin daha faziletli ve üstün olduğu konusun-katrtışma Çözümlenmiştir. Yine bu kitapta, dünyanın haki-buV h Tealanm- Resulünün ve selef-i salihinin misallerle Ufıyayı anlatmaları, bu misallerin gerçeğe uygun olması,bu dünyadan övülenler ve yerilenler, Allah'a yaklaştıran ve uzaklaştıranlar bu dünya sebebiyle bedbaht olanın nasıl bed baht olduğu mutlu olanın da nasıl mutlu olduğu zikredilmiş ve hiçbir kitapta bulunmayan bir çok faydalı meseleler anlatılmıştır. Bu, Allah Teala'nın kuluna bir ihsanı ve bağışlarından bir bağışıdır. Bu kitap hükümdarlar ve emirlerin, zenginler ve fakirlerin .sufiler ve fakihlerin vs. istifade edeceği bir kitaptır. Zira bu kitap, yolcuya arkadaş olur, çalışanı maksadına ulaştırır, fakirin azığı, iflas etmiş olana güç verir. (Müellif tevazu göstererek diyor ki), her ne kadar kendim hasta isem de, bu kitabımda insanları hastalıktan korumaya çalıştım, kendim kullanama-dıysam da ilacını açıkladım, ben, ekrem-ül-ekremin ve erham-ür-rahimin olan Allah Teala'dan, mü'min kullarına nasihat etmem sebebiyle günahlarımı affetmesini umarım. Bu kitaptaki doğru olanlar. Bir olan, kendisinden yardım istenilen Allah'dan-dır. Hatalar ise benden ve şeytandandır. Çünkü Allah Teala ve Resulü hatalardan beridir. îşte bu, sana küçük bir kitabımdır, sana sunulan bir hediyemdir. Bu kitabın faydası okuyucusuna, zararı ise banadır. Bakire düşünceler sana takdim edilmektedir. Eğer sen bu fikirleri iyi bulursan mutlu olursun, eğer bu düşünceleri iyi bulmazsan istifade edemezsin. Bu kitabı yirmi altı bölüm ve bir hatimeden meydana getirdim. [2]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] İbn Kayyım El-Cevziyye, Sabredenler Ve Şükredenler, İnsan Yayınları: 7-8.
[2] İbn Kayyım El-Cevziyye, Sabredenler Ve Şükredenler, İnsan Yayınları: 8-12.
Eserin yazarı: İbn Kayyım El-Cevziyye Eser: Sabredenler ve şükredenler