Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler
08- Konu : Beş Hükme Göre Sabrın Bölümlere Ayrılması
Sabır: Vacip, mendup, haram, mekruh ve mubah olmak üzere beş kısma ayrılır.
Vacip olan sabır da, üç nevidir. Birinci nevi, haram ve yasaklara karşı yapılan sabırdır. İkinci nevi, farz ve vaciplerin edaları üzerine sabırdır. Üçüncü nevi, hastalık ve fakirlik gibi kulun tesiri olmayan musibetlere karşı yapılan sabırdır.
Mendup olan sabır, mekruhlara karşı yapılan sabırdır. Mustahabların edaları üzerine sabırdır. Yapılan bir zararın mislini yapıp, fazlasını yapmamaya sabretmektir.
Haram olan sabırın da bir kaç nevi vardır, yemeyip, İçme-yip ölünceye kadar sabretmek haramdır.
İmam Tavus ile îmam Ahmed dediler ki, her kim açlıktan çaresiz kalıp da Ölmüş hayvan etini veya kanını yemeyip ölürse cehenneme girer. Eğer «dilenmekten başka çareci olmayan kimsenin dilenmeyip sabretmesinin hükmü nedir» diye sorulursa buna şöyle cevap verilir, bu sabrın hükmünde iki görüş vardır. Bîr görüşe göre bu sabır haramdır, diğer bîr görüşe göre ise, mübahdır. Bu iki gorüşden bence daha doğru olanına göre, o kimsenin dilenmeyip sabretmesi caizdir. Ahmed b. Han-bel'e «o kimsenin dilenmediği takdirde ölmesinden korkulur» diye sorulduğunda, o da «ölmez ölmez, Allah onun rızkını verir, Allah Teala, onun ihtiyacını ve dilenmeyi terket m esindeki samimiyetini görünce rızkını bahşeder» diye cevap vermiştir. Buna göre Ahmed b. Hanbel d.'lenmeyi her halükarda menet-miştir. Fakat Ahmed b. Hanbel ve imam Şafii mezhebinden olan diğer bir çoklarına göre ise, o kimsenin dilenmesi vaciptir. Şayet dilenmeyip ölürse günahkar olur. Çünkü dilenmek onu ölümden kurtarır.
Bir insanın, üzerine yırtıcı hayvanın veya yılanın ya da yangın, taşkın vs. veya bir kafirin öldürmek için geldiğini gördüğü halde kaçmayıp sabretmesi haramdır. Fakat müsîüman-lar arasında bir fitne ve savaş çıktığında teslim olup sabretmesi mubahtır, hatta müstahabdır. Nitekim bir çok naslar buna delâlet etmektedir. Resul-ü Ekrem (s.a.v.)'den bu konu hakkında sorulduğunda şöyle buyurmuştur, «Adem aleyhİsselamm iki oğlundan hayırlı olanı gibi ol.» (Kabil'in Öldürdüğü Ha-bil kastedilmiştir.) Diğer bir rivayette, «Öldürülmüş olan Allah'ın kulu gibi ol, öldüren Allah'ın kulu gibi olma!» Diğer bir rivayette ise, «Bırak onu kendi" günahını da senin günahını da taşısın!». Diğer bir rivayetle de «Kılıcın parıldaması seni ürkütürse, seni Öldürünceye kadar elinle yüzünü kapat!» Allah Teala, Adem aleyhisselam'm İki oğlundan teslim olanın hayırlı olduğunu açıklamış ve bununla onu medhetmiştİr. Fakat bir kafir bir müslümanı Öldürmek istediğinde müslümanın nefsini müdafaa etmesi ise vaciptir. Çünkü cihaddan maksad bir müs-, lümamn kendini ve diğer müslümanlan müdafaa etmesidir. Ama bir kimse, malını ve canını müdafaa etmek için hırsızlarla çatışmaya girmeli mi yoksa teslim mi olmalıdır, bu konuda İhtilaf vardır. Fakat masum olan bir kimsenin müdafaa edilmesinin vacip olduğunda alimler ittifak etmişlerdir.
Bir kimse1, bîr şahsın kendisine veya zevcesine tecavüz etmek istediğinde o şahsın buna karşı sabretmesi kesinlikle caiz değildir.
Mekruh olan sabrın da bir çok kısımları vardır. Birincisi, bîr kimsenin .kendi bedenine zarar verecek şekilde yemeyi, İçmeyi, giyinmeyi ve zevcesiyle cinsi münasebeti terkederek sabretmesi mekruhtur. İkincisi, zevcesinin cinsî münasebete ihtiyacı olduğu halde onunla birleşmeyerek sabretmesi mekruh-dur. Üçüncüsü, mekruh olan işleri yapmaya sabretmek mek-ruhdur. Dördüncüsü, müstahap olan İşleri yapmamaya sabretmek mekruhdur.
Mükellefin, yapıp yapmaması arasında muhayyer olduğu bir işi yapmamaya veya yapmaya sabretmesi mübahdır.
Netice olarak vacibi yapmaya sabretmek vaciptir. Vacibi yapmamaya sabretmek haramdır. Harama karşı sabretmek va-cjbdir. Haramı işlemeye sabretmek de vaciptir. Müstahabı yapmaya sabretmek müstahabdır. Müstahabı yapmamaya sabretmek mekruhdur.
Mekruhu terketmeye sabretmek müstahabdır. Mekruhu işlemeye sabretmek mekruhdur. Mubahı işlememeye sabretmek mübahdır. En iyisini Allah bilir. [9]
Eserin yazarı: İbn Kayyım El-Cevziyye Eser: Sabredenler ve şükredenler
Sabredenler ve şükredenler
- GİRİŞ
- Sabrın Fazileti
- 1. BÖLÜM: SABIR VE SABREDENLER
- 01. Konu : Sabrın Lügat Manası, Kelimenin Türetilişi Ve Çekimi
- 02. Konu : Sabrın Hakikati Ve Bilginlerin Bu Konudaki Sözleri
- 03. Konu : Sabrın İlişkilerine Göre İsimlerinin Açıklanması
- 04. Konu : Sabretmek Sabrettirmek, Sabrı Kazanmak Ve Karşılıklı Sabrı Tavsiye Etmek.
- 05. Konu : Yerlerine Göre Sabrın Kısımları
- 06. Konu : Hevâ Ordusuna Karşı Koyması, Ondan Aciz Olması - Kuvvetli Ve Zayıf Olmasına Göre Sabrın K
- 07. Konu : İlişkili Olduğu Konulara Göre Sabrın Kısımları
- 08- Konu : Beş Hükme Göre Sabrın Bölümlere Ayrılması
- 09- Konu : Sabrın Derecelenilin Farklılıkları
- 10. Konu : Övülen Ve Yerilen Sabrın Kısımları
- 11. Konu : Şerefli Kimselerle Kötülerin Sabırları Arasındaki Fark
- 12. Konu : Sabra Yardım Eden Sebepler.
- 13. Konu : İnsanın Hiçbir Durumda Sabırdan Uzak Bulunamayacağı Hakkında
- 14. Konu : Safarin Nefislere Çok Ağır Gelmesi
- 15. Konu Sabır Hakkındaki Ayet-İ Kerîmeler
- 16. Konu : Scbur Hakkındaki Hadîs-İ Şerifler
- 17. Konu : Sabrın Fazileti Hakkında Sahabenin Ve Tabiinin Sözleri
- 18. Konu: Musibetler Karşısında Ağlamak -Feryad-U Figan Etmek Elbiseleri Yırtmak Cahiliye Devri Sö
- 19. Konu : Sabır; İmanın Yarısıdır; İman İki Sınıfdir, Bir Sınıfı Sabır, Diğer Sınıfı Şükürdür
- 20. Konu : Sabır İle Şükürden Hangisinin Daha Faziletli Ve Üstün Olduğunun Tartışılması
- Şükrün Faziletli Ve Üstün Olduğunu İddia Edenlerin Delilleri
- Kulun Amelleri Allah'ın Nimetlerinden Birine Bile Karşılık Olamaz
- Şükrün Sabır Üzerine Üstünlüğü
- Şükür Allah'ın Kulu Üzerinde Bir Hakkıdır
- Nimeti Görmek
- 2. BÖLÜM: ŞÜKÜR VE ŞÜKREDENLER