Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler
ALLAH'IN EN SEVGİLİ KULU HZ.MUHAMMED (S.A.V.)
Muhterem Müslümanlar!
Cenabı Hak, varlığını ve birliğini insanlara duyurmak için zaman zaman peygamberler göndermiştir. Bu peygamberlerin içerisinde Hz. Muhammed (s.a.v.)'in müstesna bir yeri vardır. Bütün Nebiler ve Rasûller O'nu müjdelediler. Bütün semavi kitaplar ondan söz ettiler. Yani bütün nebiler O'nun teşrifatçıları, inen kitaplar da 0'nun nübüvvetinin birer şahitleridirler. O imansızlığın, ahlaksızlığın, zulmün ve cehaletin insanlığı kapladığı bir zamanda, bir hidayet meş'alesi olarak geldi. Peygamberlik kapısı onunla kapandı ve mühürlendi. O insanlığın da, peygamberliğin de zirvesindedir. Hiçbir kalem onu tasvir, hiçbir beyan onu tavsif edemez. Yine O'nu isim olarak taşıdığı mübarek "Muhammed" kelimesi tavsif etmektedir. Bizzat Allah 0'nu övmüş ve yaratmıştır. O "habib" yani sevgili makamındadır.
Muhterem Müslümanlar!
Allah (c.c.) Hz. Muhammed (s.a.v.) ile bilinir ve 0'nun tarif ettiği yoldan gidilme şartıyla bulunur. Yani Allah'a giden yol, Hz. Muhammed (s.a.v.)'den geçer. Zatı ulûhiyeti tasdikle başlayan kelime-i tevhid; risalet-î Muhammediyeyi tasdikle son bulmaktadır. Bu demektir {s.a.v.)' siz tevfik olmaz, Muhammed (s.a.v.)' siz muhabbet olmaz. Nitekim Kur'an-ı Kerimde şöyle buyurulmaktadır: "De ki: Eğer siz Allah'ı seviyorsanız, bana uyunuz ki, Allah'ta sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın..."[1]
O, zahirde ümmi idi, okuma yazma bilmezdi. Gerçekte ise "Ümmü'l Kitap"tı. İlimler deryası idi. Zaten O'na kim hocalık yapabiecekti! Kim O'na neyi ne ile öğretecekti! evet mevcut mahlukun hiçbiri ona hocalık yapamazdl. Zira 0'nun üstadı bizzat "ezel ve ebed" sultanı olan Allah'tı. O bütün ilimleri kuşatmıştı, ilimler O'nu kuşatamazdı.
O diğer Peygamberler gibi bir kavmin, bir milletin değil, topyekün insanlığın peygamberidir. Cihan mürşididir. Zaman-ı saadetinden dünyanın sonuna kadar olan devir, "devr-i Muhammedi" dir.
Mü'mini de, kafiri de onun ümmetidir. O'nu kabul edenlere "ümmet-i icabe" etmeyenlere "ümmet-i davet" denilir. O'na "Abdullah'ın oğlu Muhammed" gözüyle bakanlar yıkıldılar, "Muhammed'ün Rasulullah" görenler bahtiyar oldular.
O'nun hayatı; edep, nezaket, iyilik, temizlik, sevgi, şevkat, merhamet, ihlas, samimiyet, vefa, doğruluk ve diğer faziletlerle dolu bir hayattır. Nitekim Allah (c.c.) O'nu beşeriyyete takdim ederken: "Şüphesiz sen büyük ahlak, büyük seciyye ve büyük fazilet üzerinesin."[2] buyurmaktadır. Evet o alemlere rahmet olarak geldi, sevgi ile baktı merhametle sine açtı, şefkat saçtı.
Muhterem Müslümanlar!
İki cihan güneşi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) efendimizi bizzat Allah (c.c) sevmiş, ondan razı olmuş ve kendisini de razı edeceğini va'd buyurmuştur. Duha süresinin 5. Ayetinde: "Ey Rasulüm! Muhakkak Rabbin sana verecek ve sende razı olacaksın" buyurmuştur. Bu da ahirette kendisine makamı mahmud'un, yani şefaat makamının verileceğine işarettir. Bir hadis-i şerifte: "Rabbim bana 'razı oldun mu?' buyuruncaya kadar ben şefaat edeceğim" buyurmuştur. Bundan daha büyük, daha yüksek bir mertebe olur mu?
Muhterem Mü'minler !
Böyle bir peygambere ümmet olmak ne büyük bir bahtiyarlık ve ne büyük bir şereftir! İnsanoğlu gelişinde gidişinde, maddesinde manasında, edebinde erkanında O'na uymadıkça hüsrandadır, felakettedir. Beşeriyyetin ebedi huzur ve saadete kavuşması ancak O büyük insanı her zaman ve mekanda, her işte ve herhalde örnek almakla mümkündür. O bizim sebebi hidayetimizdir, halaskârımızdır. İslâm'ın hakikatını, hayatın ve mematın zevkini bize o öğretmiştir. Kalbimizin tek zineti O'nu hatırlama, dilimizin biricik virdi O'nu anmak olmalıdır. Onsuz nasıl yaşarız? Allah cümlemizi şefaatine mazhar buyursun.
Eser: Cuma Sohbetleri
Cuma Sohbetleri
- SEVVAL AYI VE ORUCU
- HİCRET EMRİ VE HİCRET HAZIRLIĞI
- ASR-I SAADET’TEN KARDEŞLİK ÖRNEKLERİ
- Kur’an okumak berekettir
- Yeme, İçme Ve Uykuda Ölçülü
- Yeme, İçme Ve Uykuda Ölçülü Olmak
- NASÎHAT VE ALLAH’A DAVET
- ÜC AYLAR VE RECEBI-SERIF
- HUTBE ISLAMDA GAYRET VE MÜCADELE
- MUTLULUK VE ISLAM
- Sabani Serif ve Berat gecesi
- ISLAMDA HARAMLIK VE SELAMLIK
- YARATILMISLARIN EN SEREFLISI
- HUTBE DÜNYA VE ALDATICILIGI
- RAMAZAN AYI
- HAC HUTBESI VE ALLAHIN MÜSAFIRLERI
- EŞHURU'L-HURUM VE MUHARREM AYI
- HUTBE MERHAMET VE SEFKAT
- HUTBE HARAMLARDAN KACINMAK
- HUTBE UNUTULAN SÜNNETLER
- TEVBE VE ŞARTLARI
- TEVBE VE İSTİĞFAR
- HUTBE SABIR
- HUTBE ALLAH YOLUNDA NÖBETİN FAZİLETİ
- ZEKÂT ve MALI IBADETLERIMIZ
- HUTBE DILIN AFETLERI
- RABI-UL-EVVEL AYI PEYGAMBERIMIZIN VELADETI VE VEFATI
- HUTBE DÜA VE FAZILETI
- HUTBE RASÜLÜLLAHA SEVDALI COCUKLAR
- HUTBE NASIHAT
- İRŞAD VE DAVET SORUMLULUĞU
- Kutlu Doğum, kâinatın baharıdır
- ALLAH'IN EN SEVGİLİ KULU HZ.MUHAMMED (S.A.V.)
- MAHREMIYYET VE DIKAT EDILMESI ICAB EDEN HUSUSLAR
- MAHREMIYET
- HUTBE ALLAH KORKUSU
- Allahtan Korkunuz!
- MÜMİNLER KARDEŞTİR
- SEVILMESI ICAP EDEN SEYLER
- HUTBE COCUK TERBIYESI VE TALIM
- HİCRET
- Namazin ehemmiyyeti ve namazda tadili erkan
- SABAH NAMAZININ ÖNEMİ
- Namazi terk
- HUTBE GIYBET
- HUTBE KADER VE KAZÂYA İMAN
- Mirac kandili
- REGÂİB KANDİLİ
- MIRAC
- MI´RAC
- Mirac
- Sabani-serif ve berat gecesi
- HUTBE ÖlÜM VE DÜNYA
- ÖLÜM
- KONUSURKEN DIKKAT ETMEMIZ GEREKENLER
- HUTBE.TEVEKKÜL
- Salavât-I Şerîfe okumak
- HUTBE MÜMİN VE EHL-İ CENNETİN KİMLER
- HUTBE EHLI SÜNNET VEL-CEMAAT AKIDESI
- HUTBE GÜZEL AHLAK
- Rasülüllahin güzel ahlakindan
- AHLAK-I HAMÎDE (GÜZEL AHLAK)
- KURBAN VE KURBAN BAYRAMI
- TAHARET VE ABDESTE UYULMASI ICAP EDEN SEYLER
- BEYTÜL-MALE RIAYET
- CUMA GÜNÜ VE NAMAZI
- NOEL VE MİLADİ YILBAŞI
- HUTBE Zilhicce ayi ve hac