Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler
F.1. Nasreddin Hocadan Nükteler
Kul Taksimi mi Allah Taksimi mi?
Nasreddin Hoca merhuma, talabelerinden biri bir torba ceviz getirir. Hocaefendi,
sınıftaki çocuklara hitaben: -Bu cevizleri kul taksimi mi yapalım, Allah taksimi mi? diye sorunca, çocuklar: Allah taksimi yap hocam, derler. Hocaefendi, torbayı eline alarak, kimine bir avuç, kimine bir tane, kimine üç avuç, kimine hiç, kalanını da torbayla birine verir. Ceviz alamıyan çocuklar: -Hoca, hani bize ceviz, derler. Hoca: -Çocuklar, baştan size sordum. Allah taksimi istediniz. Allah'ın taksiminde adalet değil, ihsan (lütuf) esastır. Allah, lütfundan dilediğine
verir, dilemediğine vermez. Kimine az verir, kimine çok. Hiçbir varlığın ona, "niye böyle?" diye sormaz hakkı yoktur. Mülk sahibi mülkünde dilediği gibi tasarruf eder.
Şunu Baştan Söylesene
Nasreddin Hoca tarlasında çalışırken oradan geçmekte olan birisi sormuş:
"Bey Amca! Falan köye kaç saatte gidebilirim?" Hoca, bu soruya herhangi bir cevap vermemiş. Adam aynı soruyu üç kere tekrarlamış; ama herhangi bir cevap alamayınca yoluna devam etmiş. Biraz yürüdükten sonra arkadan Hocanın:
"Evlat, gel!" dediğini işitmiş. Adam gelince de Hoca soruyu şu şekilde cevaplandırmış:
"Sen tam üç saatte oraya varırsın," demiş. Adam sinirli bir şekilde
"Be bey amca! Madem biliyordun, şunu baştan söylesene," deyince, Nasreddin Hoca şöyle savunmuş kendisini:
"İyi de, ben senin nasıl yürüdüğünü nereden bilebilirim ki."
Acele İş
Nasreddin Hoca, bir gün eşeğe binmiş yolda giderken, eşek birden koşmaya başlamış.
Kontrolünden çıkan eşeği durdurmaya çalışsa da hoca, başarılı olamamış.
Eşeğin sırtında iken hocanın rüzgar gibi geçtiğini görenler:
"Hayırdır hocam, bu telaş da neyin nesi, ne tarafa böyle?" diye sormuşlar.
Hoca, geride bıraktığı topluluğa eşeğin sırtından başını geri çevirerek şöyle cevap vermiş:
"Merak edilecek bir şey yok. Eşeğin acele bir işi çıktı da, birlikte oraya gidiyoruz."
Siz Dışarı Çıkın
Nasreddin Hocanın kadılık yaptığı zamanlarda, bir adam tarafından bir köpek öldürülmüş.
Bu suçundan dolayı o şahsı mahkemeye vermişler. Gün gelince mahkeme salonu tıka-basa
dolmuş tabii. Salonu dolduranların gürültü yapmaları dolayısıyla rahatsız olan devrin kadısı
Nasreddin Hoca, sinirlenerek şöyle demiş:
"Bu kalabalık da neyin nesi? Yahu! Siz dışarı çıkın da ölenin akrabalarından kimler varsa
onlar gelsin içeri."
Eser: VECİZ NÜKTELER
VECİZ NÜKTELER
- A.1. Rasûl ve Nebîlerden Nükteler
- B.1. Sahabe ve Tabiundan Nükteler
- B.2. Sahabe ve Tabiundan Nükteler
- C.1. Maneviyat Büyüklerinden Nükteler
- C.2. Maneviyat Büyüklerinden Nükteler
- D.1. İslâm Düşünür ve Alimlerinden Nükteler
- D.2. İslâm Düşünür ve Alimlerinden Nükteler
- E.1. Abbasi ve Emevi Devri Devlet Adamlarından Nükteler
- F.1. Nasreddin Hocadan Nükteler
- G.1. Son Dönem Türk Yazar ve Düşünürlerden Nükteler
- H.1. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.2. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.3. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.4. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.6. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.7. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.5. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.8. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.9. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.1O. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.11. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.12. Osmanlı Döneminden Nükteler
- H.13. Osmanlı Döneminden Nükteler
- I.1. Diğer Nükteler