Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler
NAMAZI TERKEDENİN MÜŞRİK OLDUĞU BABI
Bu mevzuda delil olan Âyet'i Kerime'lerin zikri
"Hep Allah'a dönüp itaat edin, O'ndan korkun ve namaz'ı kılın'da müşriklerden olmayın."
Rum Sûresi: 31
"Haram olan aylar "Zilhicce, Muharrem, Saf er ve Rebiu'l-evvel" çıktığı zaman, artık o "müşrikledi" nerede bulursanız öldürün: Onları yakalayıp esir edin, onları hapsedin ve geçit yerlerini tutun, "eğer tevbe" ederler, namaz'ı kılıp zekât'larını verirlerse, kendilerini serbest bırakın. Gerçekten Allah Gafur ve Rahim'dir."
Tevbe Suresi: 5
Subhânehu ve Teâlâ Resulüne ve mü'minlere hitaben, haram olan aylar çıktıktan sonra müşriklerle mukatele ederek onları öldürmelerini emrediyor. Allah'u Azze ve Celle katledilecek müşriklerin kıtalden önce yakalanıp geçit yerlerinin kesilip hapsedilmelerini, karılarının ve çocuklarının esir edilip mallarının ganimet olarak alınmasını helâl kılıyor. Akabinde bütün bunlardan kurtulabilmeleri için üç şart zikrediyor.
l- Şirkden avdet ederek tevbe etmek. Ya'ni "kelime'i şehadeti" lisânen ikrar etmesi.
2- Namaz kılarak tevbe ettiğini amelle tasdik etmesi.
3- Zekat'ı eda etmesi.
Bu üç şartı yerine getirdikleri an malları ve canları müslümanlara haram olur, zira müslüman olmuşlardır.
Namazı terkedenin müşrik olduğunu beyan eden Hadis'i Şeriflerin zikri.
Ebu Süfyandan, dedi ki: Ben Câbir'den duydum şöyle diyordu: Ben Nebiyyu (S.A.V.)'den işittim şöyle buyuruyordu: "Şübhesiz ki, kişi ile "şirk ve küfür" arasında ki şey sâdece namaz'dır."
Bu Hadis'i Müslim (82) Ebû Davud (4678) Tirmizi (2619)
Nesei (465) ve İbnu Mâce (1078) rivayet etmişlerdir.
Cabir (R.A.)'dan, (şöyle dedi): Nebiyyu (S.A..V.)'den, buyurdu ki: "namaz'ı terketmek ŞİRK'tir."
Bu Hadis'i Abdurrezzak Musannaf da (5009) "' Muhammed İbnu Nasr Kitabu's-Salat da (888)
Hibetullah'ıt-Taberi Usulu's-Sünne de (1513) ve Âcurri Şeria da (133) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.
Enes (R.A.)'dan, (şöyle dedi): Nebiyyu (S.A.V.) buyurdu ki: "Kişi ile şirk arasında namazı terketmekten başka bir şey yoktur. Onu terkettiği zaman şirk koşmuştur."
Bu Hadis'i İbnu Mâce (1080) ve Muhammed İbnu Nasr Kitabu's-Salat da (897) rivayet etmişlerdir. Şeyh Elbâni îbnu Mâce'nin sahihinde (880) tahric etmiştir.
Resûlullah (S.A.V.)'in azadlısı Sevban (R.A.)'dan, Resûlullah (S.A.V.)'i şöyle derken işittim dedi: Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: "Kul ile küfür ve İman arasındaki şey, "namaz'dır" onu terkettiği zaman şirk koşmuştur." Bu Hadis'i Hibetullah'it-Taberi Usulu's-Sünne de (1521) sahih bir senedle rivayet etmiştir. Ayriyeten Şeyh, Elbâni Terğib'in Sahih'inde tahric etmiştir.
Yukarıdaki zikredilen Âyet ve Hadis'i Şerifler, "namaz'ı terk edenin Alleh'a şirk (ortak) koştuğunu ya'ni müşrik olduğunu isbat eden münakaşa götürmeyen açık delillerdir.
Subhânehu ve Teâlâ ise, kendisine şirk ya'ni ortak koşanları affetmeyeceğini haber veriyor.
Muhakkak ki "Allah kendine ortak koşanları bağışlamaz." Bu günahtan (şirkten) başkasını, dilediği kimseden bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa, doğrusu haktan uzak bir dalâlete sapmıştır.
Nisa: 116
Başka bir Âyet'i Celile'de de kendisine ortak koşanların ebedi Cehennem'de kalacaklarını haber veriyor.
"Şüphesiz ki, kim Allah'a ortak koşarsa Allah ona Cennet'i haram kılmıştır. Ve barınacağı yerde Cehennem'dir. Zalimlerin hiç bir yardımcısı yoktur."
Mâide: 72
Bu bab'da ki Âyet ve Hadis'lerden çıkan hükümlerin hülasası.
1- Namazı terk edenin Allah'a şirk ya'ni ortak koştuğu.
2- Allah'a ortak koşanın'da hiç mağfiret olunmayacağı.
3- Mağfiret olunmayan müşrik'in de ebedi Cehennem'de kalacağı.
Eserin yazarı: Ebu Said el-Yarbuzi Eser: Namazin terkinin hükmü