Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

ENTERESAN BİR ADLİ TIP VAK'ASI



Tesadüf, inançsızların kadere taktıkları isimdir." Andre Suares

San Diago'da, Amerikan Adli Tıp Derneği'nin 1994'teki ödül yemeğinde konuşan başkan Don Harper Mills'in,
dinleyicilerine anlattığı şu hadise oldukça enteresan ve düşündürücü:

23 Mart 1994 tarihinde Ronald Opus isimli bir Amerikalı'nın cesedini inceleyen adli tabip onun kafasından
yediği kurşunla öldüğü sonucuna vardı.

Mütevveffa, 10 katlı bir binanın tepesinden intihar niyetiyle aşağı atlamıştı. (Umutsuzluğunu, geride bıraktığı
notta açıklıyordu) Fakat çok enteresandır ki, 9. katın önünden geçerken pencereden gelen bir kurşunla
hayatı sona ermişti. 8. kat penceresi hizasında cam silicileri korumak için konulmuş bir ağ bulunduğunu,
ne silahı çeken ne de müteveffa biliyordu. Kurşun isabet etmeseydi Ronal Opus'un intihar girişimi zaten
başarılı olamayacaktı.

Dr. Mills'in tesbitlerine göre, normal olarak intihar etmeye karar veren biri, intihar için düzenlediği mekanizma
tasarladığı gibi netice vermese de, o bunu eninde sonunda başarır.

Opus'un 9 kat aşağıdaki kesin ölüm yolunda vurulmuş olması, muhtemelen, onun ölüm modunu intihardan
cinayete çevirmeyecekti. Fakat onun intihar girişiminin başarılı olmayışı savcıyı elinde bir cinayet vakası
olduğu düşüncesine itti.

Silahın patladığı 9. kattaki odada yaşlı bir adam ve karısı yaşıyordu. Bunlar, sık sık tartışırlar ve bu tartışmalar
neticesi çoğu zaman ihtiyar adam, karısını silahla tehdit ederdi. Hadisenin geçtiği gün, ihtiyar karı-koca yine
tartışmışlar, adam oldukça sinirlenmiş ve tabancayla karısını tehdit etmiş, bu sefer iş sadece tehditle de
kalmamış ve adam karısına karşı tetiği çekmişti. Fakat ne olduysa olmuş ve mermi kadını ıskalayarak
pencereye yönelmiş ve intihar etmekte olan Opus'a isabet etmiş.

Bir insan "A" şahsını öldürmeye teşebbüs eder fakat "B" şahsını öldürürse, o "B" şahsını öldürmekten suçludur.
Fakat işin içinde başka gariplikler vardır. Bu suçlamayla karşı karşıya kaldığında hem adam hem de kadın
silahın dolu olmadığı konusunda kesinlikle emindiler. Yaşlı adam uzunca bir süreden beri boş silahla karısını
korkutmayı alışkanlık haline getirdiğini söyledi. Öldürme kastı yoktu. Böylece Opus'un öldürülmesi bir kaza
oluyordu.

Araştırmalara devam edilince, ölümcül kazadan yaklaşık 6 hafta önce yaşlı çiftin oğlunu silahı doldururken
gören bir tanık ortaya çıktı.

Anlaşıldığın göre, yaşlı kadın oğlundan mâli desteğini çekmişti ve babasının onu silahla korkutma temayülünü
bilen oğul, onun annesini vuracağını umarak silahı gizlice doldurmuştu. Artık hadise, ihtiyar karı-kocanın
oğlunun Ronald Opus cinayetinden sorumlu olduğu noktasına gelmişti ve mesele aydınlanarak dosya kapatılmıştı.

Tam bu sırada hadise il ilgili yeni bir bulgu daha ortaya çıktı. Araştırmalara devam edilince Ronald Opus'un,
annesini öldürmek istediği, fakat bunu bir türlü başaramayışı nedeniyle umutsuzluğa kapıldığı anlaşıldı.
Bu, onu 23 Mart'ta 10 katlı binanın tepesinden atlayarak intihar etmeye itmişti. Ancak ölüm planladığı gibi
olmamıştı. 9. katın önünden geçerken pencereden gelen kurşunun kafasına isabet etmesi nedeniyle
Ronald Opus'un hayatı sona ermişti. Dosya intihar olarak kapandı. Düşünenlere ibret ola!..


Eserin yazarı: İbrahim Refik Eser: Hadiselerin ibret dili

  • Yeni Ekle
Yorumlar (0)

Hadiselerin ibret dili

MollaCami.Com