Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

MEKRUH OLAN İŞLERİ TANIMADA ÖLÇÜ

Yapacağımız işleri Allah Teâlâ'nın kitabına, Peygamber (s.a.v.)'in sünnetlerine uygun ve akl-ı selime muvâfık bir şekilde yapmaya çalışmalıyız. Bu ölçülere aykırı olan fiiller, ya memnu veya mekruh olur. Sevilmeyen işler de ya reddolunur veya değersiz bir fiil olarak borcumuza mahsup edilir. Mekruh olan bazı işlere örnek vererek ölçülü harekete ışık tutacağız.
a) Altını gümüş karşılığında veresiye olarak satmak:
Altını gümüş karşılığında veresiye olarak satmak "nesie faizi" olur, Bu sebeple yasaklanmış bulunmaktadır. Böyle bir satışta kâr edilebilirse de mübâdele haramdır. Altını altın mukabilinde, gümüşü gümüş karşılığında ne kâr edilebilir ne de veresiye olarak trampa yapılabilir. Zira cins birliği olan bu iki mâdende kâr, ribâi fazl (fazlalık faizi) olur. Veresiye satışta ribâi nesie meydana gelir. Cins birliği olmazsa kâr alınabilir fakat veresiye satış yapılamaz.^)
b) Ücreti belirlenmeden işçi çalıştırmak:
Böyle bir durum, işçi ile onu çalıştıran kimse arasında anlaşmazlığa sebep olur. İş veren, yaptıracağı işi açıklamalı; işçi ile pazarlık yapmalı ve ücret üzerinde karşılıklı anlaşma olduktan sonra çalıştırmalıdır.
c) Satışa çıkarılacak sağmal hayvanı sağmadan pazara çıkarmak.
Satış için pazar yerine çıkarılacak inek veya davar, sabahleyin sağılmalı, daha sonra satışa arzedilmelidir. Akşamki sütü sağmadan pazara çıkarmak, müşterinin alma hevesini arttırır ve aldanmasına sebep olur. Bu cihete dikkatimizi çeken Resûl-i Ekrem (s.a.v.), sağılmamış hayvani satışa çıkarmayı yasaklamış bulunmaktadır. ^
d) Almayacağı bir malın müzayedesine katılmak.
Böyle bir davranış, mala sürüm sağlarsa da, müşterinin aldanmasına sebep olur. İslâm dini zarar görmeyi tasvip etmemiş, zarar ver meyi de yasaklamıştır.(3)
e) Vücuda dövme yapmak.
Vücudun örtülen veya açıkta kalan kısmına barut veya başka bir şeyîe dövme yaptırmak, hadîs-i şerifle yasaklanmış bulunmaktadır. Yapılacak şekil ister bir insanın veya hayvanın resmi, isterse başka birşeyin şekli nakşedilmiş olsun hüküm aynıdır Veşim adı verilen bu işi yapana ve yaptırana Rasûlullah (s.a.v.) lâ'net etmiştir.
f) Ayakta dikilmiş hâlde iken abdest bozmak.
Bir adamın ayaklarında bükülmesine engel olan bir sakatlık veya kireçlenme gibi bir ârıza yoksa ayakta idrar sıkıntısını gidermek çirkin bir davranıştır. Çünkü yere inen sidiğin kişinin üzerine sıçraması kuvvetle muhtemeldir. Bu durum namazın sıhhatine engel teşkil edecek bir kirlenme meydana getirebilir. Bir de kabir azabının ekserisi idrardan sakmmamaktandır. Şayet ayaklarında bir ârıza varsa bir kap içine idrar yapmalı ve onu tuvalete dökmelidir.
j) Ehli bir hayvanı nişancılık tâliminde hedef olarak kullan mak.
Ehli olmayan av hayvanlarını yakalamak kabil olmadığından ateşli silah veya okla avlamak caizdir. Ehli olan bir hayvanı bir yere bağlayarak nişancılık atışına hedef yapmak asla câiz değildir. Bu hâl, o canlıya eza çektirmek olur.'5)
h) Müsadelerini almadan iki kişinin arasına oturmak.
Böyle bir davranış muâşeret esaslarına aykırı bulunmaktadır. Bu hareket mutlak mânâda yasak olmadığından "müsadelerini almadan" kaydına bağlanarak mekruh görülmüştür.^



(1) Bakınız: Feyz'ül-k&dİC C, 6 S. 306.
(2) Bakınız: Feyz'ül-kadir c. 6 s. 308.
(3) Bakınız: Feyz'ül-kadir c. 6 s. 323.
(4) Bakınız: Buhârî c. 7 s. 61 -62; Müslim c. 6 s. 166-167.
(5) Bakınız: Feyz'ül-kadir a 6 s. 340.


Alt Konulari