Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

MEHİR İLE BAŞLIK PARASINI AYIRT ETMEDE ÖLÇÜ

Evlenecek veya kızını evlendirecek kimseler arasında istenilip alıp verilen birtakım paralar olmaktadır. Biri âyet-i kerime ile emredilen^ ve hadîs-i şeriflerle kemmiyet ve keyfiyet yönleri açıklanan "mehir"; diğeri, dinimizin yasak kıldığı başlık parasıdır.
Para olması bakımından, kadın tarafından istenilip erkek tarafından verilmesi cihetinden mukayese edildiği zaman aralarında bir benzerlik var gibi görünen iki işte "şıra" ile "şarap" arasındaki fark kadar bir ayrılık bulunmaktadır. Şöyle ki:
a) Mehir, kadının hakkı olmakta, nikâh akdi sırasında cins ve miktarı taraflar arasında karşılıklı olarak konuşulup tesbit edilmektedir. Asgari miktarı on dirhem (32 gram) gümüş olmak üzere bir nisap ve şer'î ölçü çerçevesinde karara bağlanmaktadır. Peşin verilene "mehr-i muaccel", sonra verilmek üzere söz verilen kısma da "mehr-i müeccel" adı verilmektedir.
b) Başlık parası, kızın babası veya oğlan kardeşi gibi yakın bir taralından talep edilmekte, oğlan tarafından kerhen olsa bile
söz alabilmek için verilmektedir. Bu para kız babasının cebine girdiğinden, ve bir nevi satış bedeli kabul edildiğinden, halkın arasında "kızı sattın mı?" diye sorulmaktadır. "Başlık parası", rüşvet kabilinden bir talep olduğundan dinimizce yasaklanmış bulunmaktadır.
c) Gerdeğe girmeden ve halvet-i sahihadan önce ayrılık olursa, kadın takdir edilen mehrin yarısını; zifaftan sonra vâki olan boşanmalarda tamamını alır. Verilen mehr-i muacceli istemeye erkeğin bir hak
kı yoktur.
d) Başlık parasına gelince, evli olarak bir arada kalsalar da boşanmş olsalar da erkek verdiği başlık parasını geri alabilir.

Bu iki paranın arasında beyaz ile siyah arasında bulunan renk farkı kadar net fark bulunmaktadır. Bu cihetleri dikkate alıp meşrû olan mehri ihmâl etmemeli.ve memnu olan başlık parasını kabul etmemelidir.


(1) Bakınız: Sûre-i Nisa 4.
(2) Hukuki İslâmiye ve istılâhât-ı Fıkhiye Kamusu c. 2 s. 12.


Alt Konulari