Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

ALIŞ-VERİŞ SIRASINDAKİ MASRAFLARIN KİME AİT OLACAĞINDA ÖLÇÜ

Bir malın satışı sırasında çeşitli masraflar ve hizmetler olmaktadır. Bunların kime ait olacağını daha önceden bilinmesinde fayda vardır. Aksi hâlde anlaşmazlığa ve haksızlığa yol açılmış olur. Bir satışta iki kişi bulunduğuna göre-bazı masraflar satıcıya bir kısım masraflar da alıcıya aittir. Bunları iki bölüm hâlinde ele almakta fayda vardır.
a) Satıcıya ait masraflar:
Satışa arz edilen ber malın ölçülme ve tartılma gibi işleri, mala muzâf olan hizmetlerdir. Satıcı bu hizmetleri ya bizzat yerine getirecek veya bir kimseye gördürecektir. Bu cümleden olarak paketleme ve yükleme, ölçme veya kileleme ve tartma gibi işler satıcı tarafından görülecektir. Satılan malın teslimi ile alâkalı masraflar, prensip olarak, satıcıya âittir(1).
b) Müşteriye ait masraflar:
Satış bedelinin teslimi ile alâkalı masraflar müşteriye aittir. Çünkü mala talip olan odur. Sahip olmak istediği malın bedelini göndermek,
tanzim edilecek senetleri ve bunlara yapıştırılacak pulları temin etmek, bunların tahsili için gerekli masrafları karşılamak müşteriye aittir. Mal sahibinin satış bedelini tam olarak elde edebilmesi ve mağdur olmaması ancak bu şekilde mümkün olabilir.
Alıcı ile satıcı kendilerine düşen hizmetleri bilir ve yerli yerinde yaparlarsa anlaşmazlıklar önlenmiş; karşılıklı rıza esasına bağlı olarak yapılan ticarete hoşnutsuzluk karışmamış olur.
Gerek toptancılık yapan, gerekse perakende olarak mal satan esnaf kendine düşen yükümlülükleri bilir ve riâyet ederse; müşteri de kendine düşen işlerden haberdac olursa piyasada huzur hâkim olur.
Yersiz tekliflerle karşılaşan satıcı veya müşteri, kendince haklı olduğu noktada karşı tarafa itiraz adere, karşı taraf da fikrinde ısrar edecek olursa ya son bulan pazarlık bozulacak veya iki taraftan biri, kerhen karşı tarafın isteğine razı olacaktır.
İslâm'da zarara girmek de yoktur zarar vermek de olmayacaktır. Herşey karşılıklı anlaşma ve rıza esasına dayalı olarak yürütülürse piyasada huzur hâkim olur. Alan, maldan hayır görür. Satıcı da parada bereket bulur.







(1) Fetâvâ-i Hindiye c. 3 s. 27


Alt Konulari