Kitaplar | Yazarlar | İlmihal | Sohbetler | Hutbeler

TESBİH KULLANMANIN CÂİZ OLDUĞUNU GÖSTEREN DİNÎ ÖLÇÜLER

Gerek namazların peşinde gerekse diğer zamanlarda okunan kelime-i tevhid, salevât-ı şerife, hamd, tekbir ve sâir ezkârı, belirli bir sayıda okuyan kimsenin "tesbih" adı verilen âletle saymasında bir mahzur olmadığını gösteren delilleri açıklamak istiyoruz.
a) Resûlullah (s.a.v.), zevcât-ı tâhirattan Safiyye (r.a.) yi, okuduğu evradın sayısını belirlemek için, önünde dörtbin çekirdekle görmüş ve "Ey Huyey kızı! Bunlar nedir?" diye sormuş. Hz. Safiyye, "Onlarla (okuduğum) tesbih (leri tadat) ediyorum" demiş. Peygamberimiz bunun üzerine "Baş ucuna dikildiğim zamandan beri bundan daha çok (sevabı bulunan) tesbih okudum" buyurmuş. Safiyye (r.a.), "Ey Allah'ın Resulü, onu bana öğretiniz" demiş. Resûl-i Ekrem (s.a.v.), "Sübhâneîlâhi adede mâ haleka min şeyin (tesbihi)dir"<1) buyurmuş.
Resûlullah (s.a.v.) in Safîyye (r.a.)nın çekirdekleri kullanmasına müdâhale etmeyişi, takrir? bir cevaz olmakta ve bid'at olmadığını göstermektedir.

Çünkü Resûlullah (s.a.v), bu çekirdekleri kullanmayı ret ve inkâr etmemiş, ancak fazilet ve sevap yönünden daha üstün bulunan bir teşbihi tavsiye etmiştir. Bir mezhebe bağlılığı olmamakla tanınan Şevkânî, bu husustaki hadis-i şerifleri dikkate alarak tesbih kullanmanın câiz olduğunu ifâde etmiştir(3).
b) Sa'd bin Ebî Vakkas (r.a.), in, okuduğu evradın sayısını hatır
lamak için, çakıl taşlarını kullandığı rivâyet olunmaktadır.
c) Ashâb-ı kiramdan Ebüd Derda(r.a.)"acve" hurmasının çekirdeklerini bir kese içinde toplamıştı. Duhâ namazını kıldıktan sonra, okuduğu tesbihâtın sayısını belirlemek için, bu çekirdekleri keseden
birer birer çıkarır ve bunlar tükeninceye kadar virdine devam ederdir.
d) Ebû Hüreyre (r.a.)in kullandığ bir ip vardı. Üzerine ikibin dü
ğüm atmıştı. Bunlarla sayarak tesbihatta bulunmadan uyumazdı^.
e) Deylemî, Müsned'ül-Firdevs'te Hz. Ali (r.a.) ten merfû olarak
"tesbih ne güzel bir hatırlatıcıdır" hadisini rivayet etmektedir^.
Bunlar tesbih kullanmanın cevazını gösteren delillerdir. Bundan başka rivayetler, ancak efdaliyet yönünden delil olan hadisler olmaktadır. Şöyle ki: Abdullah bin Ömer (r. anhüma), "Ben Resûlullah (s.a.v.)i (okuduğu) teşbihleri (sağ elinin parmakları ile) sayarken
gördüm"^ demiştir. Bizim izaha çalıştığımız husus, efdaliyetin tesbiti değil, "tesbih kullanmanın cevazıdır, Bu noktadan hareketle mevzuu açıkladıktan sonra bu bahse son vermek istiyoruz.
Vird ve tesbihât! okuyacak kimse, yanılmaktan ve hata etmekten kendini emin bulmuyorsa tesbih kullanmasının evlâ olduğu ifade edilmektedir^. Allâme Şihâb bin Hacer de böyle fetva vermiş bulun-maktadır(10).
Yâsir kızı Hümeydâ Hüseyre'nin rivayet ettiği hadis, bu efdaliyye-ti ve sebebini sarahatle ifade etmektedir: "Sizin üzerinize tesbih, tehlil ve takdis (ifâde eden virdleri okumak) lâzımdır. Onları parmakla sayınız. Çünkü parmaklar, sahibinin yaptıklarından sorguya tâbi tutulacaklar, (şahitlik yapmaları için) suâle çekileceklerdir. Gaflet etmeyinki rahmeti unutursunuz"*11^ buyrulmaktadır.



(1)ei-Hâvîiil-fetâvic. 2 s. 37
(2) Avn'ül-Mabud c. 1 s. 556.
(3) Neyl'ül-evtâr c. 2 s. 211
(4) Tuhfetül-Ahvezî c. 9 s. 459
(5) Aynı eser aynı cild ve sahife
(6) Feyz'ül-Kadir c. 4 s. 355
(7) Tuhfetül-Ahvezî c. 9 s. 459
(8) Ebû Dâvûd c. 2 s. 81
(9) Feyz'ül-kadir c. 4 s. 355
(10) Fetâ-i Ömeriye s. 67
(11) Feyz'ül-kadir c. 4 s. 355


Alt Konulari